İş Hayatında Başarıya Sessizlik Yakışmaz
Düşünün… Toplantı odasındasınız. Ekranda, ekip olarak bitirdiğiniz büyük bir proje sunuluyor. Maliyetler düştü, süreçler hızlandı, müşteri memnuniyeti tavan yaptı. Odada bir an için herkes susuyor. Belki size dönüp teşekkür eden bir göz arıyorsunuz. Ama o teşekkür gelmiyor.
Neden?
Çünkü başarı hikayeniz, kimsenin duymadığı bir fısıltı gibi kaybolup gidiyor. Ve işte burada, acı gerçek karşımıza çıkıyor: Başarılarınız, sessiz kaldığınızda unutulur.
Birçoğumuz iş dünyasında başarılarımızdan bahsetmeyi, hatta onları sahiplenmeyi zor buluyoruz. Özellikle “övünmek” gibi algılanacağından ve iş ortamımızda "Egolu, Kendini Beğenmiş, Kibirli, Gösteriş Meraklısı" olarak etiketlendirilmekten korkuyoruz. Ama bu, günümüzün rekabet dolu iş dünyasında yerini almanız için gereken cesareti ve şirketlerimize olan katkılarımızı gölgede bırakıyor.
Bir düşünün... İş hayatındaki çabalarınız, fikirleriniz, başarılarınız neden sessizliğe mahkum olsun?
Unutmayın ki; iş dünyasında görünür olmak, başarılarınızı taçlandırmanın anahtarıdır.
Peki, bu sessizlik zincirini nasıl kırabiliriz?
Hikayenizi Anlatın: Ama Gerçekleriyle
Hepimizin anlatacak bir başarı hikayesi var. Ama hikayeler, yalnızca başarılarla değil; mücadelelerle, yanlışlarla, alınan derslerle ve atılan cesur adımlarla güçlenir. Sadece "başardım!" demek yetmez. İşte iş dünyasında fark yaratacak formül:
“Bu projede maliyeti %20 azalttık” yerine:
“Kaynakları optimize ettik, verimsiz süreçleri eledik ve sonuçta maliyeti %20 azalttık. Üstelik bu süreçte ekip arkadaşlarımın motivasyonunu korumak için yaratıcı yöntemler geliştirdim.” diyebilirsiniz.
Başarılarınızı insan dokunuşuyla anlatın. Çünkü sayılar hikayeyi başlatır, detaylar hikayeyi hayata geçirir.
Başarıdan Korkmayın, Onu Sahiplenin
Sessiz kalmayı mütevazılık sanmak, iş dünyasında sık yapılan bir hata. Oysa sessizlik, fark edilmemekle sonuçlanır. Sahneye çıkmaktan çekinirseniz, kimse sizi bulup alkışlamaz.
Başarılarınızı paylaşmak, başkalarınınkini küçültmek değil, hak ettiğiniz yeri talep etmektir. Bu, aynı zamanda başkalarına ilham verme cesaretidir. Hikayenizi anlatmak demek, “Bakın, ben yaptım; siz de yapabilirsiniz” demektir.
Hikayeniz Doğal ve Samimi Olsun
İş dünyasında samimiyet, en büyük gücünüzdür. Abartıya kaçmadan, kim olduğunuz gibi konuşun. İnsanlar mükemmelliği değil, gerçekliği takdir eder. Hikayenizin zorluklarını paylaşmak, sizi hem daha özgün hem de daha güvenilir kılar.
Örneğin:
“Bu projede ekibi harika bir şekilde yönettim” demek yerine:
“Bu projede ekip üyelerimle bazen fikir ayrılığı yaşadık, ama birlikte oturup çözüm yolları aradık ve hepimizden bir şeyler katarak harika bir sonuç çıkardık.” diyebilirsiniz.
Başarı hikayeleri samimiyetle parıldar. Mükemmel değil, anlamlı olmaya odaklanın.
Paylaşmak İçin Doğru Yeri ve Zamanı Seçin
Bir toplantıda, LinkedIn'de ya da kahve molasında… Hikayenizi paylaşmak için doğru bağlamı bulun. İş dünyasında paylaşım, sadece kendiniz için değil, ekibiniz ve şirketiniz için de bir kazançtır.
Mesela, LinkedIn gibi iş dünyası odaklı platformlar, bu tür hikayelerin parlaması için güçlü bir başlangıç olabilir. Başarılarınızı paylaşarak yalnızca fark edilmekle kalmaz, aynı zamanda alanınızda liderlik konumunuzu pekiştirirsiniz. Çünkü başarı hikayeleri paylaşıldıkça büyür.
Şimdi Sıra Sizde: Hikayenizi Sahneye Taşıyın!
Bu yazıyı okuduysanız, mutlaka bir an için kendinizi düşünmüşsünüzdür. Evet, iş yerinde kimsenin fark etmediği o başarınız aklınıza geldi, değil mi? Belki bir proje, belki bir kriz anında verdiğiniz doğru karar, belki de küçük ama büyük bir etki yaratan o öneriniz…
Sesinizi duyurun. İş hayatındaki başarılarınızın, sizi ve başkalarını nasıl harekete geçirebileceğini düşünün. Çünkü eğer hikayenizi siz anlatmazsanız, başkaları sizin için bambaşka hikayeler yazmaya başlar. Ama o hikayeyi sizden daha iyi kim bilebilir ki?
Haydi, sahne sizin! Şimdi, iş dünyasındaki başarılarınızı fısıltılardan öteye taşıyın…
Daha Fazla Daha Az